Ramazan ayı boyunca oruç tutan bireyler, günlük yaşamlarında yaptıkları bazı eylemlerin orucu etkileyip etkilemediğini merak edebilirler. Özellikle duygusal yakınlık gösteren davranışlar, orucun bozulup bozulmadığı konusunda akıllarda soru işareti oluşturabilir. Bunlardan biri de sarılmaktır. Peki, oruçluyken sarılmak orucu bozar mı? Bu konuda İslam alimlerinin görüşleri nelerdir? Tüm detaylarıyla bu sorunun cevabını inceleyelim.
Oruçluyken Sarılmak Orucu Bozar mı?
Oruç, yalnızca yeme, içme ve cinsel ilişkiyi terk etmekle sınırlı olmayıp, kişinin nefsini kontrol altında tutmasını gerektiren bir ibadettir. Bu nedenle, sarılmak gibi duygusal yakınlık içeren davranışların oruca etkisi, niyete ve ortaya çıkan sonuca göre değerlendirilmelidir.
Eşler arasında veya karşı cinsten olan kişiler arasında gerçekleşen sarılma, eğer sadece sevgi ve şefkat amacıyla yapılıyorsa ve herhangi bir şehvet hissi uyandırmıyorsa orucu bozmaz. Ancak, sarılma sırasında şehvet duyulursa veya bunun sonucu olarak cinsel bir boşalma yaşanırsa, oruç bozulur ve kazası gerekir. Özellikle eşiyle yakınlaşma sırasında kişinin kendini kontrol edemeyeceğini düşünmesi durumunda, bu tür davranışlardan kaçınılması tavsiye edilir.
Hangi Durumlarda Oruçluyken Sarılmak Orucu Etkilemez?
Sarılmak her zaman orucu bozmaz. Bu noktada niyet ve sarılma şekli büyük önem taşır.
Sevgi ve Şefkat İçeren Sarılmalar
Anne, baba, kardeş veya arkadaşlar arasında gerçekleşen samimi ve şefkat içeren sarılmalar, orucu bozmaz. Bu tür sarılmalar tamamen duygusal olup, herhangi bir şehvet içermediği için oruç üzerinde bir etkisi yoktur.
Eşler Arasında Kontrol Edilebilir Sarılmalar
Eşler arasında oruçluyken yapılan sarılmalar da şehvet içermediği sürece orucu bozmaz. Ancak kişinin kendisini kontrol edemeyeceğini düşünmesi durumunda, bu tür yakınlaşmalardan uzak durması tavsiye edilir.
Hangi Durumlarda Oruçluyken Sarılmak Orucu Bozabilir?
Bazı durumlar, oruçluyken sarılmanın orucu bozmasına neden olabilir. Bu gibi durumlar, kişinin kendini kontrol edememesi ve sonuç olarak cinsel boşalma yaşanması ile ilişkilidir.
Şehvetle Sarılma ve Cinsel Boşalma
Eğer bir kişi oruçluyken eşiyle sarıldığında şehvet duyuyor ve bunun sonucunda cinsel boşalma yaşıyorsa, orucu bozulur. Bu durumda kişi kaza orucu tutmalıdır. Ancak, sadece arzu hissedip boşalma yaşanmazsa, oruç bozulmaz.
Sarılma Sonucu Cinsel İlişkiye Girilmesi
Sarılmanın sonucunda eşler arasında cinsel ilişki gerçekleşirse, bu durumda oruç sadece bozulmakla kalmaz, aynı zamanda kefaret gerektirir. Kefaret orucu, peş peşe 60 gün oruç tutmayı ya da buna güç yetiremeyenler için 60 fakiri doyurmayı gerektirir.
Sıkça Sorulan Sorular
Oruçluyken sarılmanın oruç üzerindeki etkisi hakkında merak edilen soruları aşağıda detaylı bir şekilde yanıtladık.
Oruçluyken eşe sarılmak orucu bozar mı?
Hayır, eğer sarılma sırasında herhangi bir şehvet hissedilmiyor ve cinsel boşalma olmuyorsa, oruç bozulmaz. Ancak kişinin kendini kontrol edemeyeceğini düşünmesi halinde bu tür davranışlardan kaçınılması tavsiye edilir.
Sevgi amaçlı sarılmalar orucu etkiler mi?
Anne, baba, kardeş veya arkadaş gibi kişilerle sevgi ve şefkat içeren sarılmalar orucu bozmaz. Çünkü bu tür sarılmalarda cinsel bir his bulunmaz.
Oruçluyken eşle öpüşmek orucu bozar mı?
Eşler arasında gerçekleşen hafif ve şehvetsiz öpücükler orucu bozmaz. Ancak bu durum şehvete dönüşür ve cinsel boşalma olursa, oruç bozulur ve kazası gerekir.
Şehvetle sarılmak ve boşalma yaşamak orucu bozar mı?
Evet, şehvetle sarılma sonucunda cinsel boşalma gerçekleşirse oruç bozulur ve kazası gerekir. Ancak yalnızca şehvet hissedilmesi, orucun bozulması için yeterli değildir.
Sarılma sonucu cinsel ilişkiye girilirse ne olur?
Oruçlu iken cinsel ilişkiye girilmesi, orucu bozmakla kalmaz, aynı zamanda kefaret gerektirir. Bu durumda 60 gün peş peşe oruç tutulmalı ya da 60 fakir doyurulmalıdır.
Oruçluyken cinsel dürtüler hissedilirse oruç bozulur mu?
Hayır, sadece cinsel dürtüler hissetmek orucu bozmaz. Ancak kişi kendini kontrol edemeyip cinsel boşalma yaşarsa, oruç bozulur ve kaza gerektirir.
Oruçluyken sarılmaktan kaçınmak gerekir mi?
Eğer kişi kendini kontrol edebiliyorsa ve sarılma şehvet içermiyorsa, kaçınmasına gerek yoktur. Ancak kişi kendisini kontrol edemeyeceğini düşünüyorsa, bu tür yakınlaşmalardan uzak durması daha uygun olur.
